Spotify sağladığı imkan ve özgürlük alanıyla sanatçılara büyük fırsatlar verdi. Müzik sanatçılar açısından artık iyiden iyiye karsız bir şeye dönüşmeye başlamışken, Spotify, Apple Music gibi platformlar streaming olayına bambaşka bir boyut kazandırdı ve artık sanatçılar iyi kötü emeklerinin karşılığını almaya başladılar. Bu iyi bir şey.
Aynı zamanda arkasında kimsenin olmadığı bir sanatçı, yani düşük imkanlara sahip bir sanatçı, kolayca diğer yüksek bütçeli sanatçılarla aynı koşullarda yarışabilir oldu. Ancak son zamanlarda yaşanan bir iki olay durumun aslında pek de masum olmadığını ortaya koydu.
Evet, isteyen herkes, asgari gereklilileri karşıladıktan sonra kendisine Spotify’da yer bulabiliyor. Ancak, başka mecralardan “pr” yapmazsa, kendini bir biçimde birilerine tanıtamazsa Spotify’ın derinliklerinde kalıp gidiyor. Eğer platform sizi bir biçimde öne çıkarmazsa, bir dinleyicinin genelde size ulaşmasının tek yolu arama kısmın adınızı yazmak oluyor. Adınızı da bilmiyor ise keşfedilmeniz epey zor.
En kolay keşfedilme yoluysa Spotify listelerinden geçiyor. Durumsa burada başlıyor. Anladığımız kadarıyla çalma listlerinde birtakım çifte standartlar ve haksızlıklar söz konusu. Bu hususta önce Türkiye’nin en kaliteli rock müzik gruplarından Redd’in Twitter’daki açıklamalarını okuduk.
Redd, Twitter’da yayınladığı bu “flood”la, dinleyicilerine karşı şeffaf oldu ve Spotify’ı güzel bir biçimde köşeye sıkıştırdı. Kısaca durum şu. Spotify, Türkiye için yalnızca 1 adet editör atamış. Koca bir ülke, binlerce sanatçı, onlarca farklı tarz… Ancak yalnızca bir kişinin keyfine göre hazırlanan listeler. Bu konuda bir adaletsizlik olduğu açık. Redd’in bu “tweet”lerinin ardından Fuat da bir tweet attı.
Fuat, doğası gereği daha açık, agresif bir açıklama yapmış. Fuat’ın iddiası çok açık. Spotify’da bir yerlere gelebilmek, listelere girebilmek için, birileriyle tanışmış olmak gerekiyor. Bu konuda Peyk grubundan İrfan Alış da kişisel Facebook sayfasından bir açıklama yayınladı. Ona da muhakkak göz atmanız gerekiyor.
Yani şunu unutmamız gerekiyor. Türkiye’de Spotify’ın çok ama çok fazla sayıda kullanıcı var. Bu kullanıcılar bizleriz. Bizler bu hizmeti para karşılığında alıyoruz. O halde adil bir biçimde hizmet almamız ve sevdiğimiz sanatçıların da memnun olmasını istememiz bizim hakkımız. Koskoca bir ülkeye, müzik listeleri için tek bir editör atamak çok ama çok yanlış. Haksız rekabete yol açıyor. Bunun düzeltileceğini umuyoruz.